Takeda Türkiye, Lenfomaya Karşı Farkındalık Yürüyüşü’ne katıldı…

Dünyada 70’i aşkın ülkede 30 binden fazla çalışanı ile tıp dünyasına hizmet vermekte olan Japon ilaç şirketi Takeda’nın Türkiye çalışanları, Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği (LLMBİR)’nin 17 Eylül Pazar günü Ankara’da gerçekleştirdiği yürüyüşe destek verdi.

Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği (LLMBİR)’nin bu hastalığa dikkat çekmek amacıyla düzenlediği farkındalık yürüyüşüne Takeda Türkiye ekibi olarak katılmaktan ve derneğin çalışmalarına destek vermekten memnuniyet duyduklarını ifade eden Takeda Genel Müdürü Gamze Yüceland, “Dileğimiz lenfoma ile mücadele eden hastaların bir an önce sağlıklarına kavuşmalarıdır. Sunduğumuz tedavi seçeneği ile hastaların hayatlarında fark yaratabilmek bizi memnun ediyor olsa da temennimiz hiç kimsenin lenfoma hastalığına yakalanmamasıdır” dedi.

236 yıllık geçmişi ile dünya ilaç sektöründe çok köklü ve güvenilir bir marka olan Takeda özellikle son yıllarda yaptığı araştırma çalışmaları sonucu lenfoma hastalığının tedavisinde umut olan yeni moleküller geliştirdi. Birçok tipi bulunan lenfoma kanserinde erken teşhis ve hedefe yönelik tedaviler ile iyileşme oranın çok yüksek olduğunu belirten Takeda Türkiye Medikal Direktörü Dr. Sevil Emek “Lenfoma bir lenfatik sistem kanseridir. Takeda olarak ARGE çalışmalarına yıllık 4 milyar dolarlık yatırım yapıyoruz. Takeda, iki lenfoma alt tipinde (Hodgkin Lenfoma ve Anaplastike Büyük Hücreli Lenfoma) karşılanmamış tedavi ihtiyaçlarına da yenilikçi ve kanser hücrelerine direk bağlanabilen bir alternatif sunuyor. Bu ilaç, nadir ve kısıtlı tedavi imkânlarına sahip iki lenfoma alt tipinin tedavisinde daha önceki tedavi seçeneklerinin başarısız olduğu hastalarda hastalıksız dönemi ve sağ kalımı artırmak adına önemli etkilere sahip” dedi. Takeda’nın önümüzdeki dönemde de onkoloji-hematoloji alanlarında hastalara umut olacak yeni tedaviler üzerinde çalışmaya devam ettiğini söyleyen Emek, Takeda Türkiye olarak hedeflerinin, tüm yenilikçi ürünlerini en hızlı şekilde Türkiye’deki hastalara da ulaştırılabilmek olduğunu belirtti.