Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuvarı Camerata Saygun Oda Orkestrası, solist Özgür Aydın eşliğinde 12 Aralık Cumartesi akşamı Fulya Sanat Merkezi’nde, 14 Aralık Pazartesi Kadıköy Belediyesi Sureyya Opera Sahnesi’nde, klasik müzikseverlerle buluştu.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuvarı’nın her biri solist olan hocalarından oluşan çok özel önemdeki müzik topluluğu “Camerata Saygun Oda Orkestrası” her yıl zevkle izlenen konserlerine bu yıl da devam etti.
Usta çalgıcılar topluluğu Camerata Saygun’un bu yılki konserlerinin solisti ise mesleğini Almanya’da sürdüren ve birçok ülkede konser ve resitaller veren değerli piyanist Özgür Aydın.
12 Aralık Cumartesi ve 14 Aralık Pazartesi akşamları gerçekleşen etkinliklerde izleyiciler, klasik müzik dinletisiyle çok keyifli dakikalarla eski yıla veda ederken, yeni yılı karşılamaya hazırlandılar.
SANATÇILAR
Solist:
Mozart 17. Piyano Konçertosu, K453
Özgür Aydın, piyano
Beethoven
Septet, Mi Bemol Majör, Op. 20
Çiğdem İyicil, keman
Özcan Ulucan, viyola
Gözde Yaşar, viyolonsel
Onur Özkaya, kontrabas
Ebru Mine Sonakın, clarinet
Sertaç Çevikkol, fagot
Mahir Kalmik, korno
Mozart
Adagio ve Füg
Piyano Konçertosu No: 17
1.Keman:
Mehmet Yasemin
Aslı Özbayrak Çivicioğlu
Melisa Uzunaslan
Gizem Korkmaz
Begüm Çalımlı
Eylül Umay Taş
2.Keman
İmge Tilif
Hakan Güven
Aslı Özübek
Tuana Köprülü
Asaf Öksüz
Arda Güven
Viyola:
Özcan Ulucan
Göknil Özkök
Cem Gülgel
Berkay Olgun
Viyolonsel:
Gözde Yaşar
Ülker Tümer
Umut Sağlam
Kontrabas:
Onur Özkaya
Flüt:
Ayla Uludere
Obua:
Seyid Mas
Gülin Ataklı
Fagot:
Sertaç Çevikkol
Korno:
Mahir Kalmik
Ludwig van Beethoven (1770-1827)
Septet, Mi Bemol Majör, Op. 20
III. Tempo di menuetto
Beethoven’ın 29 yaşındayken bestelediği ve ilk kez 1800 yılında seslendirilen yaylı ve üflemeli çalgılar için yedilisi, onun bir taraftan klasik döneme saygılarını gönderirken diğer yandan kendi müzik dilini de ortaya koyduğu renkli bir yapıttır. Klarinet, korno, fagot, keman, viyola, viyolonsel ve kontrabas için yazılmış olan müzik, tempo başlıklarına göre altı bölümdür. Beethoven’ın yaylı çalgılara verdiği önem onun başta yaylı çalgılar dörtlüleri olmak üzere göze çarpan bir özelliğidir. Bestecinin bu yapıtında üflemeli çalgılara, özellikle klarinete en az keman kadar önem verdiği dikkati çeker ki bu da o döneme göre bir yeniliktir. Notası 1802 yılında basılmış olan bu yedili, ilk seslendirilişinden itibaren çok sevilmiş bir yapıttır ve bizzat Beethoven başta olmak üzere düzenlemelerini yapan besteciler olmuştur. Beethoven 1803’te yapıtını keman (ya da klarinet), viyolonsel ve piyano üçlüsü için düzenlemiştir. 20. Yüzyıl’da ise ünlü orkestra şefi Arturo Toscanini, yapıtın yaylı çalgılar partilerini, bir orkestranın yaylılar grubu tarafından çalınacak şekilde düzenlemiştir. Mi Bemol Majör Yedili’nin müzikal yapısı bir serenadı andırır, diğer taraftan yapıt bazı müzikologlarca Mozart’ın K563 numaralı Üçlüsü’ne de benzetilir. Beethoven, bu eserini Avusturya İmparatoriçesi Maria Theresa’ya adamıştır.
Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791)
Adagio ve Füg, Do Minör, K546
Mozart’ın do minör tondaki bu yapıtı, dönemin yaylı çalgılar orkestrası için düşünülmüş ensıra dışı müziklerinden biridir. Mozart’ın esprili değil de dramatik yönünü, çağının ilerisinde bir dille ortaya koyan bu yapıt 1788 yılında tamamlanmıştır. Adından da anlaşıldığı gibi adagio ve füg başlıkları altında iki kesitten oluşan bu kısa fakat etkili müziğin adagio’su, derin, ağır bir dışavurumu, füg’ü ise kontrpuan tekniğinin üst düzeyde kullanıldığı bir ifadeciliği sunar.
Wolfgang Amadeus Mozart
Piyano Konçertosu, Sol Majör, Op. 9, No. 17, K453
III. Allegretto
Barok dönemden itibaren Avrupa’nın çoksesli müziğindeki önemi gitgide artan klavyeli çalgıların rolü, piyanonun gelişimi ve Klasik Dönem’in bestecilerinin repertuvara kattığı yapıtlar ile perçinlenmiştir. Mozart’ın 27 adet piyano konçertosundan 17.’si olan bu yapıt, 1784 yılında yazılmıştır. Bu yapıt, bestecinin aynı yıl içinde yazdığı altı piyano konçertosunun dördüncüsüdür. Mozart bu konçertoyu, öğrencisi Barbara von Ployer’e adamıştır ki o da kendisine armağan edilen bu yapıtı 1784’ün yaz aylarında babasına ait bir malikanede düzenlenen ve Mozart’ın da bizzat bulunduğu bir konserde çalmıştır. Klasik dönemin özelliklerini ve Mozart’ın ustalıklı dilini sunan 17. Piyano konçertosu berrak, sade ama incelik doludur.