On yedi yıldır gastronomi başta bir çok alanda “kimliği olan” mekanlar yaratan Mimar Mine Sayın, yeni projesi için gözde tatil yöresi Alaçatı’yı seçti. Ruhu olan projeler hayata geçiren Mine Sayın ve ekibinin başarısı, öncelikli olarak “fikir üretmeleri”… Butik işlere imza atan ekibin yeni eseri ise Insula Alaçatı Butik Otel…
“Farkımız konsept tasarlamamız. Öncelikle işimiz de fikir üretmek; tasarladığımız mekana ruh ve kimlik kazandırmak” diyen Mimar Mine Sayın, bu ilkeyi ekibi ile Insula Alaçatı Butik Otel’e de yansıtıyor. Mine Sayın Tasarım Ofisi’nin son projesi Insula Alaçatı, altı odalı butik otel ve yeni lezzetlere odaklanan bir restorandan oluşan gerçek bir keşif adresi. Ekip, mekan sahipleri ile sıcak bir sinerji oluşturarak kısa, keyifli ve verimli bir yaratım sürecini birlikte tamamladı. Insula Alaçatı Butik Otel’in odalarındaki tüm ögeler dil olarak yaşanmış, temiz, net ve konforlu.
Değişik kombinasyonların yansıması olarak her odada birbirinden farklı renk, koku ve tarz yüklü. Mine Sayın Tasarım Ofisi, Ege mimarisine yalın iç mekanlar adapte ederek önemli bir fark yaratıyor. Insula Alaçatı, taş bir konağın eski-yeni mobilyalarla yeniden hayat bulmuş hali. Duvarlar taş ve köy sıvasıyla bütünleşirken, zemin ve tavanlarda ahşap sıcaklığı görülüyor. Ana renk olan huzur veren yeşil, avlu restoranının üzerini gölgeleyen incir ağacından esin alıyor.
Odalardaki kimi çini kimi döküm sobalar, Insula Alaçatı Butik Otel’de kışı da farklı bir keyfe dönüştürmek için bekliyor. Armatürler İngiliz tarzından seçilirken, seramikler, odaların renklerine göre özel tasarlandı. Bakır ise küçük detaylarda göze çarpan otelin en sıcak ve şık malzemelerinden.
Mimar Mine Sayın “Otelin restoranında sıcaklık ve birliktelik temasından yola çıktık. İnsanların yan yana, farklı lezzetler tadabileceği sıcak bir karşılama yapmayı amaçladık. Öyle ki kısa bir koridordan sonra tradisyonel bir mutfak sizi karşılıyor ve yemeklerin hazırlanışına isteyen herkes dahil olabiliyor” diyor.
Insula Alaçatı Butik Otel’in kapalı görünen avlusunu yolla birleştiren iki pencere ve boşluklu ahşap giriş kapısı, mekanı Alaçatı müdavimleri ile buluşturmayı amaçlıyor. Mekan kendi sınırlarını, çevresinden de kopmadan çiziyor. Insula Alaçatı Restoran’da oturduğunuz yerden incir ağacının tüm kollarına ve gökyüzüne hakim olabiliyorsunuz. Yapıya ait eski cumba da mekana dahil olarak size eşlik ediyor. Mimar Mine Sayın, şarap kavı ve geniş meze dolabını ise mekanın mimari dilini lezzet ile bir araya getirme hayalinin gerçekleşmiş hali olarak betimliyor.