Oyuncak Müzesi’nin kurucusu Sunay Akın, kısa süre önce kapılarını açan Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’ni ziyaret etti. Gökyay Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Akın Gökyay, “Açıldığı günden beri yoğun bir ziyaretçi trafiğimiz var. Bambaşka dünyalara yolculuk için herkesi bekliyoruz” dedi…
Dünyanın en büyük satranç müzelerinden biri olan Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’nin bu kez tüm Türkiye’nin yakından tanıdığı bir ziyaretçisi vardı. Anlatıcı, şair, yazar, gazeteci, araştırmacı, tiyatro oyuncusu ve aynı zamanda Oyuncak Müzesi’nin kurucusu olan Sunay Akın, kısa süre önce kapılarını açan Satranç Müzesi’ni ziyaret etti. Ziyarette Türkiye Satranç Federasyonu Başkan Vekili Aşkın Keleş de yer aldı. Renkli ziyaretin ardından duygularını “Siz satrancı ve ilham perilerini bir araya getirdiniz. Siz bu topluma satranç adı altında ilham verdiniz. Düşün, yarat, keşfet, yeniye git!” diyerek anlatan Akın, “Koleksiyonculuk deli işi. Dünya zaten akıllılara kalsa mağarada yaşardık hala” dedi. Müzesinde yıllardır biriktirdiği koleksiyonunu satranç severlerle paylaşan Gökyay Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Akın Gökyay da, “Yıllarımı adadığım tutkumun ürünü olan satranç takımlarım burada sevenlerle buluşuyor. Böyle güzel cümleler duymak, bir ömür süren çabamın da boşa gitmediğini gösteriyor” dedi.
“MÜTHİŞ BİR KOLEKSİYON”
İşadamı Akın Gökyay’ın Ankara’nın başkent oluşunun 92. Yıldönümünde başkentlilere hediye ettiği Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’ne ziyaretler devam ediyor. Müzeyi ziyarete gelenlerin buradaki satranç takımlarını gördüğünde büyük bir şaşkınlık yaşadıklarını söyleyen Gökyay, “Açıldığı günden beri yoğun bir ziyaretçi trafiğimiz var. Çok kısa sürede oluşan bu büyük ilgi beni çok mutlu ediyor. Müze, ziyarete gelenleri dünya yolculuğuna çıkarıyor. Oyuncak Müzesi ile müzecilik tarihine farklılık getiren, Herkesin yüreğine işleyen hikâyeleriyle bilinen Sunay Akın’ın ziyaretiyle verdiği desteğe teşekkür ediyorum” dedi. “Müzedeki atmosfer çok etkileyici. Birten-Akın Gökyay çifti müthiş bir koleksiyon oluşturmuş” diyen Sunay Akın ise sözlerine şöyle devam etti:
“Koleksiyoncular olmadan müzecilik gelişmez. Bizim anatomimiz koleksiyonculuktur. Müzecinin ruhu farklıdır. Müzecilik ruhunu geliştirmek için mutlaka dünyadaki bu tür müzeleri ziyaret etmek lazım. Satranç Müzesi de çok güzel ve sağlıklı bir şekilde doğdu. Müthiş bir heyecan hissettim, büyük başarı!
“BURADA BAMBAŞKA DÜNYALAR VAR”
Müzedeki koleksiyonun muhteşem olduğunu söyleyen Akın, “Burada coğrafya var, tarih var. Buraya gelen öğrenciler, çocuklar sadece satrancı değil dünyayı görecekler, ülkelerin kültürlerini görecekler. Eski antik savaşlarından 11 Eylül’e kadar savaşların ve stratejilerin tarihlerini, çizgi roman kültürünü görecekler. Burada satranç yok, satranç sadece omurga. Burada bambaşka dünyalar var. Bu dünyaları öne çıkarmak lazım” dedi. Birten-Akın Gökyay çiftinin zoru başardığını anlatan Akın, “Kolay mı şu takımların 3-4 tanesini yan yana koymak? Dünyayı yığmışlar buraya. Çok ilginç malzemelerden yapılmış tasarım takımları var burada. Burası bir ilham yeri. Müze kelimesinin Fransızcası “musée” anlamı da “ilham perisi”. Mitolojideki Helikon Dağı’nda Tanrılar Tanrısı Zeus’un 9 güzel kızı olur. Bunların adı Musalar’dır. Üç kutsal kitapta da Tevrat, İncil ve Kuran’da isimleri yazar. Yani siz satrancı ve ilham perilerini bir araya getirdiniz. Siz bu topluma satranç adı altında ilham verdiniz. Düşün, yarat, keşfet, yeniye git!” diye konuştu.
“BEN BİNDİĞİM DALI KESMEM”
Ziyaret sırasında keyifli diyaloglar da yaşandı. Koleksiyonculuğu “deli işi” olarak tanımlayan Akın, “Dünya akıllılara kalsa halen mağarada yaşıyor olurduk” dedi. Satranç Müzesi’nin renkli mağazasından da alışveriş yapan Sunay Akın, Akın Gökyay’ın bu ürünleri hediye etmek istemesi üzerine de “Ben bindiğim dalı kesmem” dedi. Büyük emeklerle kurulan müzelere ziyaretçilerin 3 yoldan maddi katkı yaptığını söyleyen Akın, “Giriş ücreti, kafeterya, hediyelik eşya. Üçüne birden katkı yaptığını düşünsek dahi, müzeye yapılan maddi yatırımın daha ekonomi dilindeki açıklamasıyla “zararın” dörtte biri karşılanır. Müzede yapılan alışverişe verilen para, yeni müzelerin tohumlarıdır” dedi.
SATRANÇ SEVERLERİN BULUŞMA NOKTASI OLACAK
Sunay Akın’ın ziyaretine eşlik eden Türkiye Satranç Federasyonu Başkan Vekili Aşkın Keleş de, Satranç Müzesi ile birlikte ‘dünyadaki en büyük satranç müzesi’ gururunun Ankaralılara yaşatıldığını belirterek, “Satranç kültürü açısından bu müze çok önemli. Biz de Federasyon olarak önemli toplantılarımızı, bazı faaliyetlerimizi müzede gerçekleştireceğiz. Burası satranç severlerin bir müzesi, bir buluşma noktası olacak” dedi. Türkiye’nin satranç konusunda çok eşsiz bir ülke olduğunu belirten Keleş şöyle konuştu:
“Türkiye’de de başarılı çalışmalarımız var. Milli Eğitim Bakanlığı’yla 2003-2004’te yapılan protokol ile okulda satrancı seçmeli ders haline getirmiştik. Satrancı öğrenen herkes Federasyonun hem özel hem resmi turnuvalarında oynamaya başladı. Yarım milyona yakın milli sporcumuz var. Bu ivme çok büyük bir ivme. Yakın gelecekte de dünyanın çok imrendiği, özel turnuvaların yapıldığı bir ülke olacağız.”
“ÇABALARIM BOŞA GİTMEDİ”
Müzenin kurucusu ve Gökyay Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Akın Gökyay da, müzenin her ziyaretçisinde çok heyecanlandığını belirtirken; “Tutkumun ürünü olan bu müze ile ilgili güzel cümleler duymak beni mutlu ediyor ve çabamın boşa gitmediğini gösteriyor. Müzeye her ziyaretçi ayak bastığında ben aynı heyecanı yaşıyorum. Bu mutluluğu yaşattığı için herkese çok teşekkür ediyorum. Bambaşka dünyalara yolculuk için herkesi müzemize bekliyoruz” diye konuştu.