Korkut Akın yazdı:
70’yi yıllardır, Feyzi Tuna Aziz Nesin belgeseli çekmektedir…
Çetin Altan, Aziz Bey üzerine bir yazı yazar gazetesindeki köşesinde… Hemen filme katılır o yazı, hem filme hem Aziz Bey’e uygundur.
Çetin Altan ile Aziz Nesin’i birlikte birçok yerde çekerler, ağırlıklı olarak da Gülhane Parkında… O zamanın teknolojisiyle film montajlanır -Çetin Altan kendi yazısını seslendirecektir- olabilecek kadar yer ayrılır.
Seslendirme salonuna girer Çetin Altan, yazısını okur, ama yer kısa tutulmuştur. “Abi, biraz hızlı okur musun?” Biraz hızlı okur… yine uzun gelir ses. Aziz Bey, “Olmaz, sansüre girer, ben asla teklif bile etmem” diye sıyrılır. Feyzi Tuna ise çekinir, koskoca Çetin Altan’a böyle bir öneri götürmeye…
Bir şekilde anlatırlar durumu… yapacak bir şey yoktur çünkü. Ne süre uzatılabilir ne de görüntü yeter.
“İstediğinizi yapabilirsiniz. İster kesin biçin, isterseniz takla attırın, bir şey değişmez” der özgüvenle. Aziz Nesin bir tarafta, Feyzi Tuna diğer tarafta kalemi ele alıp kesip biçmeye (bir nevi montajlamaya) başlarlar. Gerçekten de yazının özü değişmez.
Feyzi Ağabey’in, bu anısını unutmak mümkün değil kuşkusuz… Çetin Altan’a bir röportaj çekiminde sormuştum (çok şey sordum o gün, aklıma takılanlardan). “Sayfa dizgicilerinden çok çektim. Mesajı yazının sonuna koyuyordum, alttan kesilince sayfaya uyması için anlamını yitiriyordu. Sonraları başa aldım, bu kez de baştan kestiler. Ben de yazının tümüne yaydım mesajı, artık ne yaparlarsa yapsınlar anlam ve bütünlüğünü kaybetmiyor” diye anlattı.
Çiçekler çelenk örsün başucunda