Bebeklerin büyük çoğunluğunda ortaya çıkan yeni doğan sarılığı, her ne kadar masum olarak bilinse de ihmal edildiği takdirde ciddi hastalıklara yol açabiliyor. 14 günde geçmeyen sarılık, bebeğin beyninde hasara neden olabiliyor ya da karaciğer yetmezliği gibi önemli bir sağlık sorununa davetiye çıkarabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Organ Nakli ve Çocuk Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Turan Kanmaz, bebeklerde görülen sarılığın nedenleri ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
Erken doğan bebeklerde daha fazla görülüyor
Anne sütü sarılığı, yeni doğan bebeklerin %15’inde görülebilen, doğumdan sonraki 2. haftanın sonuna doğru başlayıp yavaş yavaş azalarak birkaç ay içinde düzelebilen masum bir sarılık türüdür. Fizyolojik sarılık ise yeni doğan bebeklerde kanda bilirubin düzeyinin artması sonucu gelişen bir hastalıktır. Doğumdan sonraki ilk haftada az veya çok miktarda mutlaka bilirubin artışı olmaktadır. Normal zamanda doğan bebeklerin %60’ında, erken doğan bebeklerin ise %80’inde fizyolojik sarılık görülebilmektedir.
Fizyolojik sarılık beyinde hasara neden olabilir
Alyuvarların hızlı ve aşırı şekilde parçalanması, bebek karaciğerinin oluşan bilirübini atacak kapasiteye sahip olmaması sonucu fizyolojik sarılık gelişir. Gözlerden başlayarak tüm vücutta sararma ile kendini gösterir, kanda bilirübin düzeyi ölçülerek tanı konulur. Sarılığın seviyesi yükseldiğinde tedavide gecikilirse aşırı derecede artan bilirubin beyinde birikir ve bu bölgede hasar oluşmasına neden olur. Her ne kadar birçok bebekte tedavi gerektirmeden kendiliğinden geçebilse de, fizyolojik sarılık geçiren bebekler mutlaka doktor kontrolü altında tutulmalıdır. İleri düzeyde sarılık gelişmesi durumunda ışık tedavisinden kan değişimine kadar tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Uzun süren sarılığa dikkat!
Yeni doğan bebeklerde 14 günden uzun süren sarılık fizyolojik olarak kabul edilmeyip patolojik sarılık olarak adlandırılır ve nedenleri araştırılmalıdır
Sarılık karaciğer yetmezliğine götürebilir
Bebeklerde karaciğer yetmezliğine zemin hazırlayan sarılık, gözden başlayarak vücudun sarıya dönmesi, kaka renginin beyaza yakın macun kıvamında olması, idrarın çay rengi olması, karaciğer ve dalak büyümesi, karında su birikmesi, ödem, varis kanaması ve son olarak amonyak birikimine bağlı beyin etkilenmesiyle kendini gösterir. Erken dönem yetmezlikte ilaçlarla destek tedavisi verilebilirken, son dönem karaciğer yetmezliğinin tek tedavisi karaciğer naklidir. Bebeklerde ve çocuklarda en sık karaciğer nakli sebeplerinden birisi safra yollarının gelişmemesine bağlı olarak gelişen sarılıktır. Bebek, sarılık ve renksiz kaka dışında gayet sağlıklı görünür. Erken tanı konulup cerrahi girişim yapılmadığı durumlarda en geç bir yıl içinde safra birikimine bağlı siroz gelişerek bebekte karaciğer yetmezliğine sebep olur. En kısa dönemde karaciğer nakli yapılmadığı takdirde ise hayati kayıplar kaçınılmaz olabilir. Organ bağışının yeterli olmadığı ülkemizde canlıdan yani anne, baba ya da 4.dereceye kadar akrabalardan alınan karaciğerin hastaya nakledilmesi yaşam süresi ve kalitesini artırmaktadır.