PDG Mimarlar’dan doğayla bütünleşik tasarım: KentPlus Yalova

İstanbul ve Houston (ABD) kentlerindeki ofislerinde yer alan profesyonel kadrolarıyla ulusal ve uluslararası ölçekte nitelikli projelere imza atan PDG Mimarlar, Yalova – Armutlu’nun Dereliköy yerleşkesi yakınlarında 330.000 m²’lik bir arazide konumlanan KentPlus YALOVA Wellness SPA Resort projesinde, konut, konaklama ve sosyal birimleri topoğrafya ile gizleyerek, doğayla bütünleşmiş bir yaşam alanı sunuyor.

Projelerini sahip olduğu tüm potansiyelleri sorgulayarak yenilikçi bir bakış açısıyla ele alan Mimar Cengiz Gültek ve Mimar Murat Şahin liderliğindeki PDG Mimarlar, Emay İnşaat’ın EPP işbirliği ile hayata geçirilen Kentplus Yalova projesinin çıkış noktası olarak arazinin kendine has yapısını kullanmış.

Arazideki mevcut yeşil doku korunarak buna ilave edilen yeşil bantlarla yapı kompleksinin doğal bir atmosfer içinde kaybolmasını sağlayan mimarlar, yeşil dokunun kamusal alan niteliğini ön planda tutarak sokakları taşıt trafiğine kontrollü olarak kapatmış ve her sokağı kullanıcıların yol sonunda adeta küçük bir orman ile karşılaştıklarını hissetmeleri için bu yeşil bantlarla buluşturmuş. Arazide oluşturulan yeşil kurguya eklemlenecek proje birimleri bazen yeşille temas ettirilirken bazen de kendini çevrelemesine müsaade eden bir tavırla tasarlanmış. Konut birimleri arazinin yüksek yamaçlarında manzaraya yönlendirilirmiş, eğimin azaldığı yerlerde ise oteller konumlandırılmış.

KentPlus Yalova konutlarında ‘Hayat’ var…  

Kentplus Yalova içerisinde kurgulanan konutları alışılagelmiş tipolojilere yeni bir soluk getirecek şekilde tasarladıklarını belirten PDG Mimarlar Kurucu Ortağı Mimar Murat Şahin, tek tip konut üretmek yerine farklı bir yerleşim morfolojisi oluşturduklarını belirtiyor ve ekliyor: “Kentplus Yalova’da birbirini sürekli tekrar eden standart bir tip kullanılmayıp, kimi teras çatılı, kimi kırma çatılı, kimi daha büyük kapalı alanları olan, kimi ise küçük kapalı bir alana sahip fakat daha büyük bahçesi olan farklı tipolojilerin bir araya geldiği, sokakların kimi noktalarda daralıp ara geçişler oluştururken bir başka noktada genişleyerek ufak meydanlara dönüştüğü bir yerleşke oluşturuldu. Böylece 163 blok içerisinde 14 farklı tip blok ve 1001 daire içerisinde 63 farklı tip daire üretildi. Bu sayıya kırma çatılı ve teraslı ayrımı da yaparsak 126 tip üretilmiş oldu.”

Konutlarda eski Türk evleri tipolojilerinde sıklıkla karşımıza çıkan ‘hayat’lar modern yaşama entegre edilerek yeniden yorumlanmış. Farklı biçimlenmeleri ve büyüklükleriyle çeşitlilik sağlayan konut birimlerinin birbirlerine eklemlendikleri noktalarda oluşturulan ‘hayat’ların iki farklı dairenin birleştirilerek kullanılması ya da komşuların etkileşimleri ve paylaşımlarını artırmaya hizmet eden keyifli bir ortak alan olarak kullanılması öngörülürken, esas olarak dışarıda oluşturulmuş olan atmosferin bir iç bahçe ile evin yani yaşamın içine çekilmesi hedeflenmiş. Böylece kullanıcının yalnızca sokağa çıktığında deneyimlenebileceği bir atmosfer değil, günlük yaşantısının parçası olabilecek bir atmosfer yaratılmasını hedeflenmiş. Bütün bu yaklaşımlarla yeniden ele alınan konut birimleri, klasikleşen plan tiplerinin farklı şekillerde bir araya getirilmesi ve bu bir araya getirilişlerdeki işleyişin yeniden kurgulanmasıyla ezberleri bozan bir anlayışla tasarlanmış.

Su ve yeşil birlikteliğiyle topografyaya gizlenen sosyal tesisler…

PDG Mimarlar, arazinin bir diğer verimli verisi olan termal su kaynaklarını kullanıcıyla buluşturmayı hedefleyen sosyal tesis birimlerini farklı kotlara oturtmayı tercih etmiş ve birimlerin arazi içerisine gömülerek olabildiğince topografya içerisinde gizlenmesini hedeflemiş. Birimler içerisinde tasarlanan yeşil iç avlular ve termal ve soğuk su havuzlarıyla kullanıcıların su ve yeşil birlikteliğiyle çevrelenmesi planlanmış.

Sosyal tesisler tasarlanırken geçmişteki hamam tipolojilerini irdelediklerini belirten PDG Mimarlar, termal havuz alanında bütün bir alana yayılan su kütlesi içerisinde küçük özel odacıklar oluşturmuş ve havuz alanında gün ışığı kullanımına yer vermiş. Mekan içerisindeki kurgunun farklı kullanıcı reflekslerine cevap vermesi planlanırken, içerde-dışarda olma durumu sorgulanmış ve termal su ile tatlı su arasında görsel bir ilişki kurulmuş.

Kentplus Yalova dahilinde 592, 595 ve 135 yatak kapasiteli üç farklı otel yapısı tasarlayan PDG Mimarlar, otel tasarımında konut birimlerinin görüşünü daraltmamak adına üst katlara doğru parçalanarak şekillenen bloklar kurgulamış. Bloklar alt katlara doğru topografyayla birlikte kademelendirilirken dışardan erişime olanak verilmesi sebebiyle alt katlar termal-açık havuzlar, spa merkezi, hamamlar, spor merkezi, güzellik merkezi, eğlence salonları gibi sosyal birimlerle donatılmış.

Otellerle birlikte sosyalleşmenin arttığı, arazinin en az eğimli, denize doğru ilerleyen dere boyu aksı ise projenin ana rekreasyon hattı olarak tanımlanmış. Merkezde yer alan ve hem fiziksel, hem de işlevsel yapısı sayesinde bütün proje alanından topladığı kullanıcıları en uç noktada sahille buluşturan bu hat; çeşitli peyzaj öğeleri, kiosklar ve var olan dere arkının genişletilip tasarıma katılması ile zenginleştirilerek proje omurgası olarak düzenlenmiş. Bu omurga boyunca ilerleyen rekreasyon alanlarında hem yetişkinlere hem de farklı yaş gruplarındaki çocuklara hitap eden sosyal mekanlar oluşturan PDG Mimarlar, aksı biyolojik gölet, amfi tiyatro, farklı yaş grupları için farklı çocuk oyun alanları, gölet kenarında dinlenmek-vakit geçirmek için restoranlar ve tematik bahçelerle süslemiş. 1200 m² büyüklükteki biyolojik gölet çevresinde suyu temiz tutacak ve sulak ortamlarda kendiliğinden yetişebilen saçak köklü bitkiler, sazlar, kamışlar kullanılırken, Yalova’nın iklim ve toprak özelliklerine uygun bitkiler seçilerek zengin bir peyzaj alanı oluşturulmuş. Açık yeşil alanlarda çok su istemeyen yer örtücü bitkiler tercih edilirken, sert zeminlerde ise süpürge beton ve granit plak taş kullanılarak zeminde farklı geçişler sağlanmış.

Projenin ana konsepti dahilinde konut, sosyal tesis ve otel birimlerinin yanı sıra kapalı otopark, sağlık merkezi, cami, okul ve restoran binalarını da tasarlayan PDG Mimarlar, Kentplus Yalova’da tasarımın ve tasarım sürecinin en önemli yönlendiricisi ve girdisini oluşturan doğal ortamın, kullanıcıların hayat akışına müdahil olmasını hedeflemiş.